• Forumu ilk ziyaretiniz ise, yukarıda bulunan Yardım linkine tıklayıp bu bölümü kontrol ediniz. Mesaj göndermeden önce kayıt olmanız gerekebilir: devam etmek için yukarıdaki kayıt link'i tıklayın. Mesaj göndermeye başlamak için, aşağıdaki seçimden ziyaret etmek istediğiniz forumu seçin.

Duyuru

Gizle
No announcement yet.

Berat Kandili (gecesi)Berat Kandilimiz Mubarek olsun

Gizle
Bu konu sabit bir konudur.
X
X
 
  • Filtrele
  • Zaman
  • Göster
Hepsini Sil
new posts

  • Berat Kandili (gecesi)Berat Kandilimiz Mubarek olsun

    Resmi gerçek boyutunda görmek için tıklayın.

Resmin ismi:  ceylan331hjno.png
Görüntüleme: 96
Büyüklüğü:  232.6 KB (Kilobyte)


    ~~♡~~





    Rabbim bizleri

    Berat gecesinin

    Feyzinden,

    Bereketinden istifade

    eden bu Geceyi Hakkıyla

    ihya eden Kullarından Eylesin.

    Aminn..
    ~~♡~~
    Bu gönderiyi hikayenizde paylaşabilir,

    sevdiklerinize gönderebilirsiniz.

    Berat Kandili (gecesi) Şaban ayının onbeşinci gecesidir.

    Aslı “Berâet”tir. Berat sözlükte;

    “bir zorluktan kurtulmak ve beri olmak” demektir.

    Ayrıca bu geceye “Leyle-i Mübâreke” denir, bereketli bir gece.

    “Leyle-i Berâe” denir.

    “Leyle-i sâk”, vesîka gecesi denir. “Leyle-i rahme” ve rahmet gecesi denir.

    BERAT GECESİNİN ÖNEMİ NEDİR?

    Bu gecede, bir yıl içinde olacak bütün işler

    hükme bağlanıp ifası için Cenab-ı Hak tarafından meleklere verilir.

    Gecesini ibadet ve dua ile gündüzünü oruçlu geçirmek faziletlidir.

    Berat gecesine ait beş haslet vardır:

    1- Her önemli iş bu gecede ayırdedilir.

    2- O gecedeki ibadetin fazileti büyüktür.

    3- İlâhi rahmet yayılır.

    4- Mağfiret gecesidir.

    5- O gece, Resûlüllah’a şefaat hakkının tamamı verilmiştir.

    Çünkü, Hazreti Muhammed (sallallahualeyhivesellem),

    Şaban’ın onüçüncü gecesi ümmeti hakkında şefaat istemiş,

    bu şefaatin üçte biri verilmiş, ondördüncü gecesi yine istemiş,

    üçte biri daha verilmiş, onbeşinci gece yine talep etmiş,

    bu gece şefaatın tamamı ihsan edilmiştir. Bu şefaatten mahrum olanlar,

    devenin ürküp kaçtığı gibi Allah’tan kaçanlardır.

    (bk. er-Râzî ve Ebussuud Efendi Tefsirleri, ed-Duhân Sûresi 3.

    ve 4. âyetlerin tefsiri; Hasan Basri Çantay, Kur’ân-ı

    Hakim ve Meâl-i Kerim, İstanbul 1959, III, 904, 905)


    Benzer Konular
Hazırlanıyor...
X
Back to Top